20 Nisan 2025, 23:20 tarihinde eklendi

Ders: Rubûbiyet, Ulûhiyet ve İsim-Sıfat Tevhidi Nedir?

Ders: Rubûbiyet, Ulûhiyet ve İsim-Sıfat Tevhidi Nedir?

Ders: Rubûbiyet, Ulûhiyet ve İsim-Sıfat Tevhidi Nedir?

Gürsel Gürbüz

Tevhid; İslam akîdesinin kalbi, tüm peygamberlerin ortak çağrısı ve kulluğun ruhudur. Yaratılışın gayesi, kulluğun hedefi ve kurtuluşun yegâne anahtarıdır. Ancak bu yüce kelimenin (Lâ ilâhe illallah) hakikati, sadece telaffuzda değil; ilimde, hikmette, basirette ve sorumlulukta aranmalıdır.

İlmen bakıldığında, tevhid; Allah’ın Rubûbiyetini (yaratma, yaşatma ve yönetme tekliğini), Ulûhiyetini (yalnızca O’na ibadet edilmesi gerektiğini) ve İsim ve Sıfatlarını (O’nu kendisinin tanıttığı şekilde tanımayı) kapsayan üç temelde incelenir. Bu üçlü yapı, sadece akide ilminde değil; hayatın tüm alanlarında Müslüman’a yön veren bir pusula gibidir.

Hikmet ve basiret açısından tevhid, insanı eşyaya, varlığa, olaylara ve kendi nefsine karşı derin bir kavrayışa ulaştırır. Zira tevhidi anlayan biri, Allah’tan başka ilah olmadığını idrak ettiğinde, her şeyin sadece O’nun takdiriyle var olduğunu ve her nimetin yalnızca O’na hamd edilerek karşılık bulacağını bilir.

Sorumluluk ve mesuliyet açısından ise tevhid, sadece bir inanç beyanı değil; aynı zamanda bir ahit, bir bağlılık, bir duruş, bir tercihtir. Bu bağlılık, Müslüman’ı şirke, bâtıla ve tağutlara karşı cephe almaya; Allah’a teslimiyetle hayatını düzenlemeye mecbur eder.

1- Tevhidin Üç Kısmı;

Tevhid (التوحيد): Allah’ı birlemek, onu zatında, fiillerinde, ibadetinde ve isim-sıfatlarında ortağı olmayan tek ilâh kabul etmektir.

Selef âlimleri tevhidi, Kur’an’ın bütünlüğünü ve İslam’ın özünü daha iyi anlamak için üç ana kısımda ele almıştır:

  • Tevhîdü’r-Rubûbiyyah (توحيد الربوبية): Allah’ı, yaratma, rızık verme, yönetme ve tasarruf etmede tek kabul etmek.
  • Tevhîdü’l-Ulûhiyyah (توحيد الألوهية): Yalnızca Allah’a ibadet etmek, ibadette hiçbir ortağı tanımamak.
  • Tevhîdü’l-İsmâ ve’s-Sıfât (توحيد الأسماء والصفات): Allah’ın isim ve sıfatlarını Kur’an ve sünnette geçtiği şekilde kabul etmek, inkâr etmemek, teşbih ve tahrif etmemek.

2- Tevhîdü’r-Rubûbiyyah (Rububiyet Tevhidi)

Tanımı: Allah’ın yaratıcı, rızık verici, hayat verip alan, kâinatı yöneten tek ilah olduğunu kabul etmektir.

Kur’an’dan Deliller:

اللَّهُ خَالِقُ كُلِّ شَيْءٍ

 “Allah her şeyin yaratıcısıdır.” (Zümer 39/62)

أَفَرَأَيْتُم مَّا تَحْرُثُونَ. أَأَنتُمْ تَزْرَعُونَهُ أَمْ نَحْنُ الزَّارِعُونَ

“Ektiğiniz şeyi hiç düşündünüz mü? Onu siz mi yetiştiriyorsunuz yoksa Biz mi?” (Vâkia 56/63-64)

Sünnet’ten:

Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem):

“Ey Allah’ım! Sen Rabbimsin. Senden başka ilah yoktur. Sen beni yarattın…” (Buhârî, Tevhid, 1)

Allah’ın fiilleri sadece O’na aittir: خلق (yaratmak), رزق (rızık vermek), تدبير (yönetmek, Rubûbiyyet tevhidini kabul etmek, Ulûhiyyeti gerektirir. Aksi halde Firavun gibi olur. Müşrikler Allah’ı yaratıcı olarak kabul etse de ibadeti başkalarına yönelttiği için kâfir sayıldılar.

  • Selef’in Görüşü:

İbn Teymiyye:

“Rubûbiyyet tevhidi, Ulûhiyyet tevhidinin temelidir ama tek başına kurtarıcı değildir.” (Majmû’u’l-Fetâvâ, 1/60)

O seni yaratmış, yaşatıyor, rızık veriyor. Bu hâlde yalnız O’na kul olmak gerekir. Rızık verdiği halde başkasına dua etmek nankörlüktür.

وَمَن يُشْرِكْ بِاللَّهِ فَكَأَنَّمَا خَرَّ مِنَ السَّمَاءِ

“Kim Allah’a ortak koşarsa, sanki gökten düşüp kuşlar onu kapar…” (Hac 22/31)

Rubûbiyyeti kabul edip ulûhiyeti yok saymak, tevhidden değil; şirktir.

4- Tevhîdü’l-Ulûhiyyah (İbadet Tevhidi)

Tanımı: İbadetin her türünü (namaz, dua, kurban, umut, korku) sadece Allah’a has kılmak.

Kur’an’dan Deliller:

وَقَضَىٰ رَبُّكَ أَلَّا تَعْبُدُوا إِلَّا إِيَّاهُ

 “Rabbin yalnızca O’na ibadet etmenizi emretti.” (İsrâ 17/23)

فَصَلِّ لِرَبِّكَ وَانْحَرْ

“Rabbin için namaz kıl, kurban kes.” (Kevser 108/2)

Sünnet’ten:

Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem): “Dua ibadetin ta kendisidir.” (Tirmizî, Daavat 1)

 Allah’a ibadet etmek ancak onun emrettiği şekilde olur. Bir ibadet şirkle kirlenirse, hepsi boşa gider.  Ulûhiyyet tevhidi, rubûbiyyet tevhidini ispat etmenin doğal sonucudur.

  • Selef’in Görüşü:

Muhammed b. Abdülvehhâb:

“Bütün peygamberler, insanları Allah’a ibadette tevhid etmeye çağırmışlardır.” (Kitâbu’t-Tevhîd)

İbadet kalbin, bedenin ve sözlerin yalnız Allah için boyun eğmesidir. Allah’tan başkasına dua eden, yardım isteyen, kurban kesen, onunla beraber şirk koşmuştur.

إِنَّهُ مَن يُشْرِكْ بِاللَّهِ فَقَدْ حَرَّمَ اللَّهُ عَلَيْهِ الْجَنَّةَ

“Kim Allah’a ortak koşarsa, Allah ona cenneti haram kılmıştır.” (Mâide 5/72)

5- Tevhîdü’l-İsmâ ve’s-Sıfât (İsim-Sıfat Tevhidi)

Tanımı: Allah’ın Kur’an ve Sünnette zikrettiği tüm isim ve sıfatlarını, tevil etmeden, tahrif etmeden, benzetmeden ve inkâr etmeden kabul etmektir.

  • Kur’an’dan Deliller:

وَلِلَّهِ الْأَسْمَاء الْحُسْنَىٰ فَادْعُوهُ بِهَا

“En güzel isimler Allah’ındır, O’na onlarla dua edin.” (A’râf 7/180)

لَيْسَ كَمِثْلِهِ شَيْءٌ وَهُوَ السَّمِيعُ الْبَصِيرُ

“O’nun benzeri hiçbir şey yoktur. O işitendir, görendir.” (Şûrâ 42/11)

  • Sünnet’ten:

“Allah’ın 99 ismi vardır, kim ezberlerse cennete girer.” (Buhârî, Tevhid 12)

Usûl ve Kaideler:

Kaide 1: İsim ve sıfatlar teşbihsiz, te’vilsiz, tatilsiz kabul edilir.

Kaide 2: İsim ve sıfatlar Allah’a layıktır, mahlûka benzemez.

Kaide 3: İsimler, sıfatları kapsar; sıfatlar da Allah’ın zatına racidir.

  • Selef’in Görüşü:

İmam Malik:

“İstiva (Allah’ın Arş’a istivası) malumdur; keyfiyeti meçhuldür; ona iman vaciptir, soru bid’attır.” (Ebu Nuaym, Hilyetü’l-Evliyâ)

Allah’ı tanımak, O’nun sıfatlarını bilmekle olur. Sıfatlarını bilmeden, ona gerçek bir şekilde yönelmek imkânsızdır.

“Er-Rahmân” ismini bilen merhamet eder. “El-Basir” ismini bilen, gizli günah işlemez. Yani sıfat bilgisi, ahlâk ve ibadete yön verir.

يَعْلَمُ خَائِنَةَ الْأَعْيُنِ وَمَا تُخْفِي الصُّدُورُ

“O, gözlerin hain bakışlarını ve kalplerin gizlediklerini bilir.” (Ğâfir 40/19)

Allah’ın sıfatlarını inkâr eden, O’nu kendi aklına göre sınırlayan bir yaratıcıya inanmış olur. Bu ise Allah’a inanmamakla eşdeğerdir.

6- Tevhid Sadece Bilgi Değildir, Hayattır

Tevhid sadece akılla öğrenilecek bir bilgi değil; kalpte yerleşecek bir inanç, dilde ikrar edilecek bir söz ve amelde gösterilecek bir yaşamdır.

وَمَا خَلَقْتُ الْجِنَّ وَالْإِنسَ إِلَّا لِيَعْبُدُونِ

“Ben cinleri ve insanları ancak Bana ibadet etsinler diye yarattım.” (Zâriyât 51/56)

Bu ayet, tevhidin hayat amacı olduğunu gösterir. Yani, bir insanın yaratılış gayesi tevhiddir. Tevhidsiz bir yaşam, boş bir varoluştur.

7- Tevhid, Kurtuluşun Anahtarıdır

Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem), ölüm anında bile insanlara tevhidi hatırlatıyordu:

“Lâ ilâhe illallah diyen cennete girer.” (Müslim, İman, 34)

Ama bu kelime sadece dille değil, kalple ve fiille de tasdik edilmelidir. Aksi hâlde Ebu Cehil de bu kelimeyi biliyordu, ama ona fayda vermedi.

8- Tevhidin En Büyük Düşmanı: Şirk

Kur’an’da Allah Teâlâ, şirki affetmeyeceğini açıkça beyan eder:

إِنَّ اللَّهَ لَا يَغْفِرُ أَن يُشْرَكَ بِهِ

“Şüphesiz Allah, kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz.” (Nisâ 4/48)

Bu yüzden tevhid, sadece inşa değil; aynı zamanda şirkten arınma sürecidir. İbadette, sevgide, korkuda, umutta Allah’tan başkasına yönelmek; bu tevhidin bozulması demektir.

Günümüzde Tevhidin İhlâli

Mezarlar başında dua etmek,

Ölülerden medet ummak,

Şeyhleri ilahlaştırmak,

Kur’an’ı anlamadan sırf okuma nesnesi hâline getirmek,

Hükmü Allah’tan başkasına verme (tağutî sistemler)

bu çağın en büyük tevhid yaralarıdır.

Tevhid, sadece camide değil; ticarette, siyasette, hukukta, ailede yaşanmalıdır. Yoksa sadece sözde kalır.

9- Tevhid Davetinin Yöntemi

Selef uleması, insanlara tevhidi anlatırken üç aşama izledi:

Allah’ı tanıtma (Rubûbiyet)

O’na ibadeti zorunlu kılma (Ulûhiyet)

O’nu olduğu gibi tanıma (İsim ve Sıfatlar)

وَمَن يَكْفُرْ بِالطَّاغُوتِ وَيُؤْمِن بِاللَّهِ فَقَدِ اسْتَمْسَكَ بِالْعُرْوَةِ الْوُثْقَىٰ

“Kim tağutu inkâr edip Allah’a iman ederse, kopması mümkün olmayan sağlam kulpa yapışmıştır.” (Bakara 2/256)

Tevhid = Tağutu reddetmek + Allah’a iman etmektir.

Sadece Allah’a inandım demek yetmez. Tağutu, putu, beşerî sistemleri, batıl önderleri reddetmek zorunludur.

 

BİR CEVAP YAZ

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Doldurulması zorunlu alanlar işaretlendi *