Ayşe Annemizin Küçük Yaş’ta Evlendiğini Dile Getirenler? Bi Kendi Çöplüklerine Baksınlar!

Her fırsattan İslam'a saldıran ve haksız iftiraları ile islam’la savaşan ideolojik dinlerin bağlıarının yalan, aldatma ve aynı zamanda tutarsızlıklarını ortaya koyacak bir istatistik ortaya koyacağız. Tabii burada şunu ifade edeyim ki bu kimselerin Resulullah efendimizin 9 yaşında evliliği ile ilgili attıkları iftiranın nasıl kendi hayatlarında vazgeçilmez bir inanç olduğunu ve tamamen meşru ve yasal olmayan flört, medres hayatı ve zina şeklinde yapılan rızaya karşılık ilişki, tecavüz ve birçok konuları gündeme getireceğiz.

2006 tarihli baskı’da ''Türkiye Cinselliği Konuşuyor'' adlı kitapta bundan tam 18 yıl önce cinsel ilişki yaşı 12 yaştan daha küçük olmuş ve bunların ilişki oranı yüzde 5,3 olmuştur. Yine aynı şekilde 18 yıl önce basılan bu kitap 13-15 yaş arası ilişkiyi %29,5 diyor aynı şekilde 16 ile 17 yaş arası %12,2 demekte. Madem 18 yaş altı evlilik yasak ise neden zina ve bu gibi ilişkilere izin veriliyor? Bu çifte standartlık değil mi? Bu ahlaksızlığa göz yummak değil midir? Sağlıklı bir toplumun sosyolojik açıdan ıslah, terbiye ve ahlaki boyutlarla bir evlilik gerçekleştirmesi mi daha iyi? Yoksa meşru olmayan ilişki, zina, fuhuş yada her ay ve yılda bir defa sevgili değiştirerek zina yapmak mı daha ahlaklı?

Dolayısıyla bugün Laik ideolojik dinlerin bağlıları ahlaksız, meşru olmayan ve yasal olmayan yollarla 12 yaş altı çocukların ilişkisini onaylıyorlar ama evliliğine karşı çıkıyorlar, bu onların ne kadar da kalplerinde, vicdanlarında, fıtratlarında ve onların akıllarında ne kadar da büyük bir bozulmuşluğu göstermekte.

''International Technical Guidance On Sexuality Education'' Başlıklı Birleşmiş Milletler raporuna göre tüm ülkelerde çocuklara eğitim müfredatlarında 5 ile 18 yaş arası cinsel ilişki eğitimin verilmesi istenmektedir. Bu ne demek biliyor musunuz? Bu tamamıyla cinsel eğitimin sonucunda çocukların artık ilişki kurabilir ve seks yapabilir anlamına geliyor. Nitekim de başarılı oldular. Çünkü yukarıda verdiğimiz istatistikler'de onu gösteriyor. Şunu hemen ifade edeyim ki 2006'da basılan bu kitap aradan 18 yıl geçti ve bugün ilk okullarda tutun 8-9 yaş ve üzerinde cinsel ilişki tüm tecrübelerle ortadadır. Biz şu anlamda 18 yaş altı evliliğe izin vermeyen modern cahiliye gayrimeşru olan ve 8-9-10 yaş arası ilişki izin vermeleri onların çifte standart, ahlaksızlık ve nedenli kızlarımıza bir sex objesi gibi görerek olayın vehametin gözler önüne koymuyor mu?

Birleşmiş Milletler raporu hamile kalmama şartıyla cinsel ilişkiye izin veriyor. Mesela İsveç'te 18 yaş altı bir Müslüman bir kız eğer zina yapmaz ya da sevgili edinmek istemiyorsa ailesinden alınıyor ve bunun için yasa çıkarmışlardır. Yine aynı şekilde Belçika'dan cinsel ilişki rızası 14 yaştır, Japonya'da 13 yaştır ve hatta Amerika'da bazı eyaletlerde 9 ile 12 yaş arasındadır evlilik olmakta, nitekim Amerika'da son 3 yılda 200.000 tane kız çocuğu ile resmi evlilik tespit edilmiştir.

Bugün okullarda çocukları erkek-kız zorla karma olarak yan yana oturtuyorlar ve çocukları özellikle ortaokul ve lise öğrencileri piknik ya da gezi adı altında tecrübe ve haberlerde sabit olduğu üzere otellerde aynı oda’da tutuluyor ya da kız erkeklere sevgili yollarını açıyorlar neden bunu yapama gereğini duyuyorlar?

Özellikle sanat adı altında sanatçılar bugün televizyon tv, tiyatro, sinema ve kitle iletişim araçlarını kullanarak sanat adı altında tecavüzü, çocuk istismarlığı, çocuk ilişkileri, pornografi ve benzeri tüm ahlaksızlığı ve namussuzluğu televizyonda topluma dayatarak bunun yolunu açılmasına izin vermiyor mu?

Birleşmiş Milletler eğer kendi rızalarıyla 18 yaş altında ilişki kurarsa bu kimselere hiçbir ceza uygulanmaz diyor ama kendi rızaları ile evlenirlerse hapse atılacağını söylüyor, bu nasıl bir ahlaksızlık? Nasıl bir edepsizlik? Nasıl bir tuzak? 18 yaş altı gayri meşru cinsel ilişkiye izin verenler aynı rıza ile evliliğe neden izin vermiyorlar?

Dolayısıyla bugün cinsel ilişki 8 ile 18 yaş arası hat safhada iken okullarda cinsellik ve flörtlük söz konusu iken uyuşturucu, kumar, zina ve benzeri birçok kötülük söz konusuyken kendi çöplüklerine bakmayan, kendi ahlaksızlıklarını görmeyen, kendi çiftler standart ve çelişkilerini görmeyen bu ideolojik dinlerin bağlılarının Rasulullah'a iftira atmaları sadece bir ön yargı, taassub ve İslama düşmanlıklarını ilan etme olduğunu ispatlamaktadır.

Gürsel Gürbüz