14 Aralık 2023, 22:49 tarihinde eklendi

Müslümanlığı Sabit Olmayana Rahmet, İstiğfar, Dua ve Namazı Kılınmaz.

Müslümanlığı Sabit Olmayana Rahmet, İstiğfar, Dua ve Namazı Kılınmaz.

Müslümanlığı Sabit Olmayana Rahmet, İstiğfar, Dua ve Namazı Kılınmaz.

Müslümanların Müslüman mezar mezarlığında Müslüman kardeşlerini ziyaret etmesinin temel sebebi onların ölmüş kardeşlerine dua etmesi, istifada bulunması ve aynı zamanda onlara ölümü ve dünyayı ahireti hatırlatıcı olması sebebi iledir.

Aynı zamanda henüz ölmüş Mü'min bir kardeşimizin cenaze namazını kılmak mütevatir sünnetle sabittir ve Müslümanlar Mümin kardeşlerin cenaze namazlarını kılmakla da mükelleftirler. Ki cenaze namazı kılmak farz-ı kifayedir.

Dolayısıyla mümin olarak ölmüş kimselerin cenazelerin başında beklemek ve cenaze namazını kılmak ya da onların mezar başında beklemek Mütevatir sünnet ile sabittir.

سلوا له التثبيت فانه الان يسال

"Kardeşiniz için bağışlanma ve sebat dileyin. Çünkü o sorgulanıyor şimdi ". (Abu Davud)

Şirke, küfre düşmüş ve münafıklık yapmış kimselerin Namazlarını kılmayı, dua etmeyi ve onlara istiğfarda bulunmayı Allah Men etmiştir. 

وَلَا تُصَلِّ عَلٰٓى اَحَدٍ مِنْهُمْ مَاتَ اَبَدًا وَلَا تَقُمْ عَلٰى قَبْرِه۪ۜ اِنَّهُمْ كَفَرُوا بِاللّٰهِ وَرَسُولِه۪ وَمَاتُوا وَهُمْ فَاسِقُون 

 Onlardan biri öldüğünde, ebediyen onun namazını kılma ve kabrinin başında (dua etmek, bağışlanma dilemek için) bekleme. Çünkü onlar, Allah’a ve Resûl’üne karşı kâfir oldular ve fasıklar olarak can verdiler. (9/Tevbe, 84)

Bu Ayetle Allah resulü aleyhisselatu vessellem ve onun şahsında tüm müslümanlar bu kafir olarak ölmüş kimselerin cenazelerin başında beklemeleri ya da Mezarın yanında durmaları yasaklanmıştır. Bunun temel sebebi onların Allah'a ve Resulü inkar etmesi, şirk, küfr ve münafıklıkları sebebiyledir.

Nitekim Rasulullah efendimiz aleyhisselatu vessellem Allah'tan annesinin mezarını ziyaret etmek ve ona istiğfarda bulunmayı Allah'tan diledi, Allah ona sadece ziyaret izni verdi ama istiğfar etmeyi yasakladı. Nitekim;

استأذنتُ ربي في أن أستغفر لها فلم يؤذن لي، واستأذنته في أن أزور قبرها فأذن لي، فزوروا القبور فإنها تذكر الموت

 "Rabbimden annemi bağışlaması için izin istedim. Bana izin vermedi. Onun kabrini ziyaret etmek için izin istedim, o da bana izin verdi.  Kabirleri ziyaret edin, çünkü kabirler ölümü hatırlatır. (Sahih Müslim)

Kafirlerin mezarları ziyaret edilebilir mi?

Bu hadis kafirlerin mezarları olsa dahi mezarlarının ziyaret etmeyi caiz göstermektedir. Nitekim Efendimiz aleyhissalatu vesselam'ın Annesi Müslüman olmadan ölmüştür ve Allah, Resulullah'a istiğfarı yasaklamış kabrini ziyaret izni vermişti, işte biz de bu sebeple kafir ya da müşriklerin mezarlarını sadece ahireti hatırlamak, ölümü hatırlamak ve kendimizi hesaba çekme noktasında ziyaret edebiliriz. Ama onlara selam vermek, Onlara dua etmek ve onlara istiğfarda bulunmak asla caiz değildir.

İnsanların bir çokları ilkel cahiliyede olduğu gibi bugünün modern cahiliyeside kabir ziyareti konusunda sünnete tabi olmamışlardır. Nitekim onlar;

1- Onların birçokları mezarlarda Mü’min, müşrik ve kafir ayırt etmeksizin mezar başında yatan kimselere istiğfar, dua talebinde bulunma ve onlara selam verme şeklinde ziyaretler gerçekleştirmişlerdir, hiç şüphesiz bu caiz değildir ayet ve sünnete muhalefet etmektir.

2- Onlar maalesef mezarlar üzerine camiler inşa etmek, türbe yapmak ve yatır şekline dönüştürmek bid'at olan çirkin bid'atlerdendir. Ve bu şirkin kapılarının açılmasına olanak verir.

3- Onlar aynı zamanda salih kul, şeyh ve evliya isimleri ile isimlendirilen bu kimselere dua talebinde bulunurlar, şefaat isterler, yardıma çağırırlar, himmet ve Medet gibi Allah'a ait olan ve yalnız Allah'a yapılması gereken ibadet çeşitlerini bu insanlara vermek suretiyle şirke düşerler.

4- Bu insanlar aynı zamanda bu mezar başlarında zikir, def çalma, ilahi söyleme ve tavaf yapma gibi sapkınlıklar da söz konusudur.

5- Onlar aynı zamanda mezar başlarında namaz kılarlar.

Dolayısıyla sıkıntıların giderilmesi, yardıma ulaşmanın, faydayı celbetmenin ve zarardan uzaklaştırmak için bu ziyaretlerde bulunmak onlardan bu gibi dilekte bulunmak şüphesiz ne Allah'ın ne Resulün ne sahabenin ve de tabiinden hiç kimsenin yapmadığı modern cahiliyenin yaptığı en çirkin bid’atlerdendir. Hiç şüphesiz bu kişiyi İslam milletinden çıkaran şirk çeşitlerindendir.

اللهم لا تجعل قبري وثنا يُعبد، اشتد غضب الله على قوم اتخذوا قبور أنبيائهم مساجد".  

"Allah'ım, Mezarımı ibadet edilecek bir put kılma. Peygamberlerinin mezarlarını mescid/ibadet yeri edinen bir kavme karşı Allah'ın gazabı şiddetlenir.” (Muslim) 

لعنة الله على اليهود والنصارى، اتخذوا قبور أنبيائهم مساجد

Yahudi ve Hıristiyanlara Allah la'net etsin! Zira onlar Nebilerinin kabirlerini mescid edindiler. (Buhari)

Bu sebeple efendimiz aleyhisselatu vessellem kendi mezarını Mescit edilmesini yasaklamıştır. Çünkü orada Hristiyan ve Yahudilerin kendin nebilerinin mezarlarının Mescit edinerek şirk ve küfür işlemesi sebebiyle Efendimiz bunu kesin bir şekilde haram kılmıştır. Modern Sofiler seleflerinin izinden giderek peygambere bile yasak olan bu davranışları Maalesef resûlullahtan çok aşağıda olan şeyh ve evliya gibi insanlara mezarlarının mescid edinmiş onlara dua talebinde, şefaat, yardım, sığınma ve birçok şirk çeşitlerini onlara yapmaktadırlar. Resul'e yasak olan ve Resulüne izin vermediği bir şeyi başkalarına izin vermek ahmaklık cehalet ve dinden çıkmaktır.

Bugün modern cahiliye sofilerinin düştüğü şirkklerin aynısını bundan binlerce yıl önce Nuh aleyhisselam'ın kavmi aynı cahiliye düşmüştü. Nitekim onlar salih kullara dua talebinde, sığınma, yardıma çağırmalar, medet, himmet ve benzeri birçok ibadet çeşitlerinin yaptıkları için Allah o kavme Nuh aleyhisselamı gönderdi ve o kavme müşrik ismini verdi. Nitekim İbni Abbas radıyallahu anhu;

كان بين ادم ونوح عشره قرون كلهم على الاسلام ثم ظهر الشرك بسبب تعظيم قبول الصالحين

Adem ile Nuh arasında on asır vardır, hepsi İslam üzeriydi ve sonra sonra şirk başladı, bunun sebebi ise salih kimselerin tazim edilmesi idi. (Buhari)

Nitekim Allah azze ve Kerim kitabında onlarla ilgili

وَقَالُوا لَا تَذَرُنَّ اٰلِهَتَكُمْ وَلَا تَذَرُنَّ وَدًّا وَلَا سُوَاعًاۙ وَلَا يَغُوثَ وَيَعُوقَ وَنَسْرًاۚ 

 “Ve dediler ki: ‘Sakın ha ilahlarınızı bırakmayın. Ved, Suva, Yeğus, Yauk ve Nesr’i de bırakmayın.’ ” (71/Nûh, 23)

İbni Abbas (ra) şöyle demiştir: “Nuh Kavmi'nin putları daha sonra Arapların putları olmuştur... Bunlar Nuh Kavmi'nden salih kişilerin adlarıydı. Onlar vefat edince şeytan, onların kavimlerine, oturdukları meclislerde putlar dikmelerini ve bu putlara bu isimleri vermelerini fısıldamıştı. Böyle yaptılar. Onlar vefat edinceye kadar bunlara ibadet edilmemişti. Onlar helak olup ilim ortadan kalkınca, insanlar bunlara ibadet etmeye başladılar.” (Buhari, 4920)

bni Cerir (rh) der ki: “Muhammed b. Kays (rh) şöyle demiştir: ‘Bu kişiler Âdem (as) ve Nuh (as) arasında yaşayan salih bir kavimdi. Bu kişilerin kendilerini takip eden tabileri vardı. Onlar vefat edince, kendilerini takip eden arkadaşları dediler ki: ‘Biz onların resimlerini çizersek bu, hatırladığımız zaman bizi ibadet etmeye teşvik edici bir şey olur.’ Sonra onların resimlerini çizdiler. O nesil vefat edip başka bir nesil gelince şeytan, onların arasına sızıp dedi ki: ‘Sizden önceki atalarınız bunlara ibadet eder ve onlar sayesinde yağmura kavuşurlardı.’ Bundan sonra insanlar, onlara ibadet etmeye başladılar.’ ” (Taberi Tefsiri) 

 

Gürsel Gürbüz

 

BİR CEVAP YAZ

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Doldurulması zorunlu alanlar işaretlendi *