Teberrük Nedir Ve Kime Yapılır?
Teberrük Nedir Ve Kime Yapılır?
Teberrük; Bereket, hayra ve iyiliğe ulaşmak demektir.
İslam Istılahında Teberrük; Rasulullah aleyhisselatu vessellem'in elini öpmek, abdest suyundan içmek yada vücuduna sürmek, cübbesinden, saçından, terinden bereketlenmek olarak ifade edilmiştir.
Teberrük; Bir kimsenin makamından dolayı ona dokunmak ya da onun bıraktıkları eşyalardan bereket ummak gibi durumlarda söz konusu olur. Teberrük yalnız peygamberlere yada vahyin onayladığı şeylere özgüdür.
İlahi öğretiler konusunda cahil olmuş insanların batıl kıyas ve tespitler ile kişileri ve nesneleri bereketli ve hayırlı görmeleri büyük bir cehalet ve sapmadır.
Bu din Allah'a giden bu yolda şirkin, küfrün, hurafelerin ve bid'atlerin yolunu tıkamış ve ibadeti yalnız Allah'a has kılmak suretiyle kulluk kriterlerini vaaz etmiştir. Dolayısıyla kur'an'ın ve sünnetin onayından geçmeyen şeyleri bereketli görmek ve nesneleri hayırlı görmek onlara teberrükte bulunmak bid’attır.
Peygamberimizin dışında şeyh, salih kullar ve Allah dostu olarak isimlendirilen kimselerden ve onların bıraktıkları şeylerden bereket ummak asla caiz değildir. Onlar peygamber değildir ki kendileriyle kıyas olunsun.
Gelen rivayetlere göre sahabeler Allah onlardan razı olsun, Rasulullah (a.s)’in kendisinden bereket ummuşlardır. Onun terinden, saçından, onun sakalından, onun abdestinden ve buna benzer şeylerden teberrük etmek suretiyle hayır ve bereket talebinde bulunmuşlardır.
Hiçbir rivayette ne Ebubekir, ne Ömer, ne Osman ne de Ali Allah onlardan razı olsun, hiç kimse kendilerinden ve bıraktıkları eşyalarından bereket ve hayır ummamışlardır. Dolayısıyla sahabeden üstün olmadıkları naslar ile sabit iken bu kimselerden bereket ummak sapmadır.
Kur'an-ı kerim'de birçok ayetlerde Allah Nuh, İbrahim ve Al-i İmran ailesini alemlere üstün seçtiğini, bazı peygamberlerin diğerlerinden üstün olduğunu, bazı toprak parçalarının seçilip üstün kılındığını, Ramazan ayının diğer aylardan üstün olduğunu ve Kadir gecesinin diğer gecelerden üstün olduğunu Rabbimiz beyan etmiştir. Dolayısıyla birinin üstünlüğü ya da birinin bereket ve hayra sebep olması ancak vahiy yani Kur'an ve Sünnetin onayından geçmesi gerekir. Hatta ibadetler konusunda alimlerimiz kıyasın batıl olduğu konusunda icma etmişlerdir.
Dolayısıyla Allah Mekke'yi ve onun çevresini kutsadı diye birileri bu kıyasla Amerika'yı kutsayamaz yada Allah peygamber aleyhissalatu vessellem'e üstün göstermesi başkalarınında kendini peygamberle kıyas ederek ben de üstünüm demesi batıldır. Allah'ın Kadir gecesini bereketli kıldığına inanarak 15 Temmuz gecesinide kıyas ederek bereketli görmek nasıl mantık dışı ise şeyhleride bu şekilde resullere kıyas etmekte o derece batıldır.
Dolayısıyla Peygamberimizin vefatından hemen sonra bereket ummak caiz değildir ve bununla ilgili hiçbir delil yoktur. Maalesef İslam konusunda cahil kalmış kimseler, Allah dostu olarak isimlendirilen kimselere karşı olan aşırı sevgileri, onları kutsama, ilahlaştırma ve ilahi özledikleri onlara vermek suretiyle şirkin kapıları açılmış ve o kimselerden bereket bekleyerek onlardan teberrük edilmektedir. İşte bu asla caiz değildir.
Gürsel Gürbüz
BİR CEVAP YAZ