17 Mart 2023, 01:04 tarihinde eklendi

Ders: Cihad Nedir?

Ders: Cihad Nedir?

Ders: Cihad Nedir?

Cihad Sözlük Manası: Mücadele etmek, meşakkat, zorluk, güç, kişinin bütün güç ve kuvveti harekete geçirmesi gibi manalara gelir.

İslam Istılahında Cihad: Bir iman gereği olarak nefse, çevrenin olumsuzluklarına, küfre ve şirke mukavemet göstermek suretiyle iyiliği emredip, kötülüğü sakındırmak, islami davet, Allah düşmanlarına mücadele etmek ve yeryüzünün zalim, müstekbir kafir ve müşriklere karşı savaşmayı gerektiren ilahi bir düsturdur.

İslam Alimleri müstakil eserlerinde konu başlığı adı altında ‘Kitabu'l Cihad' ya da ‘Fezailu'l Cihad’ başlıkları altında Kur’an ve Sünnetin fıkıh anlayışıyla cihadın özellikleri, şartları, kısımları, kime karşı ve nasıl cihad yapılması gerektiği konusunda cihad'ın çeşitleri anlatılmıştır. Dolayısıyla cihad’ın önemini ve cihada teşvik etmek suretiyle Kuran'ı Kerim'de isim ve türevleri ile birlikte cihad 24 yerde geçer.

Kur'an'ı Kerim'de ve sünnette cihadın birçok boyutu ve çeşitleri olduğunu görürüz. Allah kullarından imanlarını yeryüzüne egemen kılmaları için cihadı buna sebep kılmıştır.

Cihad’ın Hükmü

İslam Alimleri cihad'ın tüm Müslümanlara 'farz-ı kifaya' olduğunu, eğer genel bir seferlik söz konusu olduğunda 'farzı ayn' olduğunu eğer düşmanlar islam'a ve müslümanlara saldırdıklarında hiçbir izin almaksızın onlara karşı koymaları gerekir. Dolayısıyla cihad en öz anlamıyla islam ordusu tarafından Müslümanların topraklarının korunması ya da genişletilmesi amacıyla gerçekleştirilen cihattır. Ordu haricindeki diğer Müslümanlara cihadın bu kısmı farz değildir. Bununla birlikte İslam halifesi genel olarak Cihad çağrısında bulunduğu zaman kafirlerle savaşmak bütün müslümanların üzerine farz aynı olur.

İslam'da Savaşın Meşru Sebepleri

İslam ilahi nizam hayatın her alanda kriterleri ve prensipleri olan bir yaşam programıdır. Bu din Savaş öncesi ve sonrası konularda uyulması gereken kurallar en ince ayrıntısına kadar tespit etmiştir.

يَٓا اَيُّهَا النَّبِيُّ جَاهِدِ الْكُفَّارَ وَالْمُنَافِق۪ينَ وَاغْلُظْ عَلَيْهِمْۜ وَمَأْوٰيهُمْ جَهَنَّمُۜ وَبِئْسَ الْمَص۪يرُ

Ey Nebi! Kâfirler ve münafıklarla savaş ve onlara karşı sert ol. Onların barınağı cehennemdir. Orası ne kötü bir dönüş yeridir. (Tevbe, 73)

Hanefi, Hanbeli ve Maliki mezheplerinin bir çoğuna göre: İslam'da savaşın sebebi inanmayanların Müslümanlara savaş açmaları ve tecavüzkar olmalarıdır.

Hanefilere göre: İnsanları islam dinine davet etmek ve kabul etmeyen kimselerle mal ve can ile savaşmaktır. (El-Bedayi)

Bu aynı zamanda diğer mezhep alimleri de bu şekilde tarif etmişlerdir.

Şafii ve bazı Hanbeli ve Maliki alimlere göre: Onlara karşı cihad başlı başına kafir olmaları için yeterli bir sebep olduğunu söylemişlerdir.

İmam Şafi:Cihad islam'ın zafer kazanması için kafirlerle savaşmaktır. (Asarul Harp)

Alimlerin çoğunluğuna göre savaşın temel sebebi islam'a ve Müslümanlara karşı tecavüzkâr ve yeryüzünde fitne, küfrü ve şirki dayatan zalimlere karşı savaşı gerekli görmüşlerdir.

İslam'a savaş açmamış ve düşmanlık sergilememiş bununla beraber fitneye aracı olmamış kimselerle savaşmayı islam yasaklamakla beraber islamı benimsemeyen kimseleri öldürmeyi de caiz görmemiştir.

Şafilerin çoğunluğu Hanefi, Maliki ve Hanbeli fakihlerin bir kısmına göre: Müslüman ülke ve anlaşmalıgayru muslim kimselerle savaşmanın caiz olmadığını, bunun dışında olan kimselerle başlıca sebeplerle savaşmayı caiz görmüşlerdir. Bunların delilleri;

Delilleriyle Savaşın Temel Sebebi

1- Dinlerinin küfür olması.

فَاِذَا انْسَلَخَ الْاَشْهُرُ الْحُرُمُ فَاقْتُلُوا الْمُشْرِك۪ينَ حَيْثُ وَجَدْتُمُوهُمْ وَخُذُوهُمْ وَاحْصُرُوهُمْ وَاقْعُدُوا لَهُمْ كُلَّ مَرْصَدٍۚ فَاِنْ تَابُوا وَاَقَامُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتَوُا الزَّكٰوةَ فَخَلُّوا سَب۪يلَهُمْۜ اِنَّ اللّٰهَ غَفُورٌ رَح۪يمٌ

Haram aylar çıktığında, müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün. Onları yakalayın, onları kuşatın ve her gözetleme yerine onlar için oturup (onları gözetleyin). Şayet (şirkten) tevbe eder, namazı dosdoğru kılar ve zekâtı verirlerse yollarını açın/onları serbest bırakın. Şüphesiz Allah, (günahları bağışlayan, örten ve günahların kötü akıbetinden kulu koruyan) Ğafûr, (kullarına karşı merhametli olan) Rahîm’dir. (Tevbe, 5)

2- İnsanlar La ilahe illallah’a davet edilmesine rağmen inatla küfürlerinde ısrar etmeleri.

أُمِرْتُ أن أقاتل الناس حتى يشهدوا أن لا إله إلا الله وأن محمدًا رسول الله، ويُقيموا الصلاة، ويُؤتوا الزكاة، فإذا فعلوا ذلك عصموا مني دماءَهم وأموالَهم إلا بحق الإسلام وحسابُهم على الله تعالى

İnsanlarla; "Lâ ilâhe illallah" deyinceye, namaz kılıncaya, zekat verinceye kadar savaşmakla emrolundum. Eğer bunları yaparlarsa, Allah Teâlâ'nın hakkı hariç, kanlarını ve mallarını korumuş olurlar. Sonra onların hesabı Allah'a aittir. (Muttefekun Aleyh)

3- Bu Alimler aynı zamanda mefsedet/kötülüğün büyük bir zülüm olduğunu ve bunun kaldırılmasının vacip olduğunu söylemişlerdir. Bu yönüyle kötülüğün en büyüğünün büyük küfür olduğunu bu münkerin kaldırılması başlı başına bir savaş sebebidir.

Allah Yolunda Cihadın Fazileti

أَمْ حَسِبْتُمْ أَنْ تَدْخُلُوا الْجَنَّةَ وَلَمَّا يَعْلَمِ اللهُ الَّذِينَ جَاهَدُوا مِنْكُمْ وَيَعْلَمَ الصَّابِرِينَ

“Yoksa siz, Allah içinizden cihad edenleri belli etmeden ve sabredenleri ortaya çıkarmadan (savaş ve zorluklarla imtihan olunmadan), cennete gireceğinizi mi sandınız?” (Âl-i İmran:142)

يَآ أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اصْبِرُو وَصَابِرُوا وَرَابِطُوا وَاتَّقُوا اللهَ لَعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَ

“Ey iman edenler! Sabredin! (Düşman karşısında) sebat gösterin! Allah’ın Yolunda aralıksız cihad ederek nöbet tutun! Ve Allah’tan korkun ki, kurtuluşa erebilesiniz.” (Al-i İmran: 200)

اَلَّذِينَ آمَنُوا يُقَاتِلُونَ فِي سَبِيلِ اللهِ وَالَّذِينَ كَفَرُوا يُقَاتِلُونَ فِي سَبِيلِ الطَّاغُوتِ فَقَاتِلُوا أَوْلِيَآءَ الشَّيْطَانِ إِنَّ كَيْدَ الشَّيْطَانِ كَانَ ضَعِيفًا

“İman edenler Allah’ın Yolunda savaşırlar; inkâr edenler ise tağutun Yolunda savaşırlar! Öyleyse şeytanın dostlarıyla savaşın! Hiç şüphesiz ki, şeytanın hilelisi pek zayıftır.” (Nisa: 76)

يَآ أَيُّهَا النَّبِيُّ جَاهِدِ الْكُفَّارَ وَالْمُنَافِقِينَ وَاغْلُظْ عَلَيْهِمْ وَمَأْوَاهُمْ جَهَنَّمُ وَبِئْسَ الْمَصِيرُ

“Ey Nebi! Kafirlerle ve münafıklarla cihad et ve onlara karşı sert ve caydırıcı davran! Onların barınma yerleri cehennemdir, O ne kötü bir varış yeridir!” (Tevbe:73)

فَلاَ تُطِعِ الْكَافِرِينَ وَجَاهِدْهُمْ بِهِ جِهَادًا كَبِيرًا

“Öyleyse kafirlere itaat etme! Ve onlara (Kur’an’la) büyük bir cihad et!” (Furkan: 52)

وَمَنْ جَاهَدَ فَإِنَّمَا يُجَاهِدُ لِنَفْسِهِ إِنَّ اللهَ لَغَنِيٌّ عَنِ الْعَالَمِينَ

“Kim cihad ederse, yalnızca kendi nefsi için cihad etmiş olur. Şüphesiz ki Allah, alemlerden müstağnidir.” (Ankebut: 6)

يَآ أَيُّهَا الَّذِينَ آَمَنُوا هَلْ أَدُلُّكُمْ عَلَى تِجَارَةٍ تُنْجِيكُمْ مِنْ عَذَابٍ أَلِيمٍ تُؤْمِنُونَ بِاللهِ وَرَسُولِهِ وَتُجَاهِدُونَ فِي سَبِيلِ اللهِ بِأَمْوَالِكُمْ وَأَنْفُسِكُمْ ذَلِكُمْ خَيْرٌ لَّكُمْ إِنْ كُنْتُمْ تَعْلَمُونَ

“Ey iman edenler; sizi, elim azabtan kurtaracak bir ticareti göstereyim mi? Allah’a ve O’nun Rasulü’ne iman edersiniz, mallarınızla ve canlarınızla Allah’ın Yolunda cihad edersiniz! Bu, sizin için daha hayırlıdır; eğer bilirseniz. (Saff :10, 11)

إِنَّ الَّذِينَ آمَنُوا وَالَّذِينَ هَاجَرُوا وَجَاهَدُوا فِي سَبِيلِ اللهِ أُوْلَئِكَ يَرْجُونَ رَحْمَتَ اللهِ وَاللهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

“Şüphesiz ki, iman edenler, hicret edenler ve Allah’ın Yolunda cihad edenler; işte onlar, Allah’ın rahmetini umarlar. Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.” (Bakara: 218)

أَمْ حَسِبْتُمْ أَنْ تَدْخُلُوا الْجَنَّةَ وَلَمَّا يَعْلَمِ اللهُ الَّذِينَ جَاهَدُوا مِنْكُمْ وَيَعْلَمَ الصَّابِرِينَ

“Yoksa siz, Allah içinizden cihad edenleri belli etmeden ve sabredenleri ortaya çıkarmadan (savaş ve zorluklarla imtihan olunmadan), cennete gireceğinizi mi sandınız?” (Âl-i İmran Suresi 142)

“Savaşmadan ve kendi kendine savaşma isteği ile konuşmadan yani, savaşa niyet etmeden ölen kimse münafıklıktan bir şube üzere ölür!” (Müslim)

“Îyne usulü ile alış veriş yaptığınız, öküzlerin kuyruğuna tutunup ziraatçılıkla geçinmeye razı olduğunuz ve Cihadı terk ettiğiniz vakit, Allah sizin üzerinize zilleti musallat eder de dininize dönene kadar onu üzerinizden sıyırıp almaz!”(Sahih Ebu Davud)

Îyne satışı: Herhangi bir esnafın, bir malı veresiye müşteriye satıp, onu müşteriye teslim ettikten sonra, aynı malı peşin paraya, daha düşük fiyata tekrar satın almasıdır. (Yani yüksek fiyata vadeli satıp, peşin paraya düşük fiyata satın almaktır!

مَا تَرَكَ قَوْمٌ الْجِهَادَ إِلاَّ عَمَّهُمُ اللهُ بِالْعَذَابِ

“Bir kavim Cihadı terk ederse, mutlaka Allah onların umumuna azab eder!” (Sahih Taberani)

جاهِدُوا المُشرِكينَ بِأَموالِكُمْ وأَنْفُسِكُم وأَلسِنَتِكُم

Müşriklere karşı mallarınız, nefisleriniz ve dillerinize cihat edin. (Ahmed Abu Davud)

Bir adam, ya Rasulallah! Bana seyahat için izin ver, dedi. Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

إِنَّ سِيَاحَةَ أُمَّتِي الْجِهَادُ فِي سَبِيلِ اللهِ تَعَالَى

“Kuşkusuz ki, benim ümmetimin seyahati, Allah-u Teâlâ’nın Yolunda Cihaddır.” (Sahih Ebu Davud)

إِنَّ لِكُلِّ أمة رهبانية ، ورهبانية هذه الأمة الجهاد في سبيل الله

“Her ümmetin bir ruhbanlığı vardır, benim ümmetimin ruhbanlığı da, (Allah-u Teâlâ’nın Yolunda) Cihaddır! (Ahmed bin Hanbel)

İslam'da Cihad Çeşitleri

1- Müşriklere ve Münafıklara karşı fiziksel/can ile cihad

جاهِدُوا المُشرِكينَ بِأَموالِكُمْ وأَنْفُسِكُم وأَلسِنَتِكُم

Müşriklere karşı mallarınız, nefisleriniz ve dillerinize cihat edin. (Ahmed Abu Davud)

Munafiklarla yapılan cihad kafirlere karşı yapılan cihad'tan daha zordur. Bu Rasullerin,sahabelerin ve ümmetin seçkin olanların yaptığı bir cihattır.

Münafıklara karşı cihad dil ile yapılır kafirlere karşı sihad ise el ile yapılır.

2- Allah'ın rızasına uygun yaşama çabası.

3- Kalp, dil, el ve kılıç ile yapılan cihad.

Mümin kılıcı ve dili ile cihad eder. (Ahmed)

4- Siyasi ve ekonomik cihad

يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا هَلْ اَدُلُّكُمْ عَلٰى تِجَارَةٍ تُنْج۪يكُمْ مِنْ عَذَابٍ اَل۪يمٍ

Ey iman edenler! Sizi can yakıcı azaptan kurtaracak ticareti size göstereyim mi? (Saff, 10)

تُؤْمِنُونَ بِاللّٰهِ وَرَسُولِه۪ وَتُجَاهِدُونَ ف۪ي سَب۪يلِ اللّٰهِ بِاَمْوَالِكُمْ وَاَنْفُسِكُمْۜ ذٰلِكُمْ خَيْرٌ لَكُمْ اِنْ كُنْتُمْ تَعْلَمُونَۙ

Allah’a ve Resûl’üne iman edersiniz, mallarınız ve canlarınızla Allah yolunda cihad edersiniz. Şayet bilirseniz bu sizin için en hayırlı olandır. (Saff, 11)

Bu tür cihadı başardığımızda Allah mükafat olarak bize bakın ne vaad ediyor?

يَغْفِرْ لَكُمْ ذُنُوبَكُمْ وَيُدْخِلْكُمْ جَنَّاتٍ تَجْر۪ي مِنْ تَحْتِهَا الْاَنْهَارُ وَمَسَاكِنَ طَيِّبَةً ف۪ي جَنَّاتِ عَدْنٍۜ ذٰلِكَ الْفَوْزُ الْعَظ۪يمُۙ

(Buna karşılık Allah da) günahlarınızı bağışlar, sizi altından ırmaklar akan cennetlere ve Adn Cennetlerinde çok güzel/hoş meskenlere yerleştirir. Bu, büyük kurtuluştur/kazançtır. (Saff, 12)

5- Dinileri ayırtmaksızın zalimlere karşı cihad.

أفضل الجهاد كلمة عَدْلٍ عند سُلْطَانٍ جَائِر

En faziletli cihad, zalim sultanın yanında adâleti söylemektir. (Sahih Tirmizi)

6-İslam'da İlmi Cihad

وَمَا كَانَ الْمُؤْمِنُونَ لِيَنْفِرُوا كَٓافَّةًۜ فَلَوْلَا نَفَرَ مِنْ كُلِّ فِرْقَةٍ مِنْهُمْ طَٓائِفَةٌ لِيَتَفَقَّهُوا فِي الدّ۪ينِ وَلِيُنْذِرُوا قَوْمَهُمْ اِذَا رَجَعُٓوا اِلَيْهِمْ لَعَلَّهُمْ يَحْذَرُونَ۟

(Allah yolunda cihadın mükâfatı bu denli büyük olsa da) müminlerin tümü savaşa çıkacak değildir/çıkmasınlar. Onlardan her topluluktan bir grubun geride kalıp dinde fakihleşmeleri ve kavimleri (savaştan) döndüğünde onları uyarmaları gerekmez miydi? Umulur ki sakınırlar. (Tevbe, 122)

7- İyiliği emredip kötülükten nehy etme cihadı

كُنْتُمْ خَيْرَ اُمَّةٍ اُخْرِجَتْ لِلنَّاسِ تَأْمُرُونَ بِالْمَعْرُوفِ وَتَنْهَوْنَ عَنِ الْمُنْكَرِ وَتُؤْمِنُونَ بِاللّٰهِۜ وَلَوْ اٰمَنَ اَهْلُ الْكِتَابِ لَكَانَ خَيْرًا لَهُمْۜ مِنْهُمُ الْمُؤْمِنُونَ وَاَكْثَرُهُمُ الْفَاسِقُونَ

Siz insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz. İyiliği emreder, kötülükten alıkoyar ve Allah’a iman edersiniz. Şayet Ehl-i Kitap iman etmiş olsaydı, onlar için daha hayırlı olurdu. Onlardan müminler olmakla birlikte, çoğunluğu fasıklardır. (Âli İmran: 110)

مَنْ رَأَى مِنْكُمْ مُنْكَرًا فَلْيُغَيِّرْهُ بِيَدِهِ فَإِنْ لَمْ يَسْتَطِـعْ فَبِلِسَانِهِ فَإِنْ لَمْ يَسْتَطِـعْ فَبِقَلْبِهِ وَذَلِكَ أضْعَفُ اْلإِيـمَانِ

Kim kötü ve çirkin bir iş görürse onu eliyle düzeltsin; eğer buna gücü yetmiyorsa diliyle düzeltsin; buna da gücü yetmezse, kalben karşı koysun. Bu da imanın en zayıf derecesidir. (Müslim)

وَالَّذِي نَفسِي بِيَدِه، لَتَأْمُرُنَّ بِالمَعرُوف، وَلَتَنهَوُنَّ عَنِ المُنْكَر؛ أَو لَيُوشِكَنَّ الله أَن يَبْعَثَ عَلَيكُم عِقَاباً مِنْه، ثُمَّ تَدعُونَه فَلاَ يُسْتَجَابُ لَكُم

Nefsim (canım) elinde olan Allah'a yemin olsun ki; ya iyiliği emreder kötülükten sakındırırsınız ya da Allah yakında sizin üzerinize öyle bir bela gönderir de sonra Allah'a dua edersiniz de duanız kabul edilmez. (Hasen Tirmizi)

Resulullah aleyhisselam: Ümmetinden sapmış olan kimselerin çıkacağını söyledikten sonra ''Kim onlar eliyle cihad ederse o mümindir. Kim onlarla diliyle cihad ederse o mümindir. Kim onlarla kalbiyle cihad ederse o mümindir. (Müslim)

8- Nefsi ıslah etme cihadı.

Mücahid nefsi ile cihad edendir. (Tirmizi)

9- Tebliğ Cihadı

يَٓا اَيُّهَا الرَّسُولُ بَلِّغْ مَٓا اُنْزِلَ اِلَيْكَ مِنْ رَبِّكَۜ وَاِنْ لَمْ تَفْعَلْ فَمَا بَلَّغْتَ رِسَالَتَهُۜ وَاللّٰهُ يَعْصِمُكَ مِنَ النَّاسِۜ اِنَّ اللّٰهَ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الْكَافِر۪ينَ

Ey Resûl! Rabbinden sana indirileni (insanlara) tebliğ et. Şayet bunu yapmazsan (Allah’ın) risalet (mesajını) tebliğ etmemiş/vazifeni yapmamış olursun. Allah seni insanlardan koruyacaktır. Şüphesiz ki Allah, kâfirler topluluğunu hidayet etmez. (Mâide, 67)

قُلتُ: يا رَسُولَ الله، نَرَى الجهادَ أفضلَ العمل، أفلا نُجاهِد؟ فقال لَكُنَّ أفضلُ الجهادِ حجٌّ مبرور

Rasûlullah'a şöyle dedim: "Cihadı amellerin en faziletlisi olarak görüyoruz. Bizler de (kadınlar) cihat etmeyelim mi? Bunun üzerine Allah Rasûlü -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdular: "Siz kadınlar için en faziletli cihad, mebrûr hacdır. (Sahih Buhârî)

Dolayısıyla kadınlara farz olan ibadetlerin yerlerine getirmesi, iffetlerini korumaları ve islam toplumu inşa etmesi noktasında islami bir nesil meydana getirmesi onlar için büyük bir cihad anlamı taşımaktadır.

Cihad’ın Hedefleri

1- Fitne (şirki) yok etmek.

وَقَاتِلُوهُمْ حَتّٰى لَا تَكُونَ فِتْنَةٌ وَيَكُونَ الدّ۪ينُ كُلُّهُ لِلّٰهِۚ39

Fitne/şirk sonlanıncaya ve dinin/otoritenin tamamı Allah’ın oluncaya dek onlarla savaşın. (Enfâl, 39)

إن سِيَاحَة أُمَّتِي الجِهاد في سَبِيلِ الله عز وجل

.Ümmetimin seyahati Allah Azze ve Celle yolunda cihad etmektir. (Sahih Ebû Dâvûd)

3- Tebliğin önünü açmak.

5-İnsanlığa, islam'a ve müslümanlara tehlike saçan tüm fitne odaklarını yok etmek.

6- İslam diyarını savunmak.

7- Yeryüzünde Allah'ın nizamını hakim kılmak.

8- Düşmanları püskürtmek onlara muhalefet etmek.

9- Allah onda şehadeti arzulamak.

10- Cihat facir ile sadık ve mü'min ile kafirleri birbirini ayırma hedefidir.

Bu gibi durumlarda Müslümanlar kalp, dil, el, silah ve tüm meşru araçları kullanmak suretiyle yeryüzünde adaleti temin etmek, huzuru insanlara sağlamak ve özgürlüğün önünü açmak için cihad meşru kılınmıştır.

Kimlere Karşı Cihad Yapılır?

1- Nefse karşı cihad.

2- İnsan ve cinlerden olan şeytanlara karşı cihad.

3- Fasıklara karşı cihad.

4- Müşriklere karşı cihad.

Cihad Beş Temel Şeyi Korur

1- Canın Korunması

2- Malın Korunması

3- Dinin Korunması

4- Aklın korunması

5- Neslin korunması

Bu bir devletin, hükümetin, toplumun ve tüm kurumların ana ilkeleri olmak zorundadır. Çünkü bununla istikrarlı ve sağlıklı bir birey, aile ve topluma ve devlete ulaşılabilinir. Cihadla ancak bu beş temel korunur.

Cihattan Önce Yapılması Gereken Şartlar

1- Cihat amelinin ilk ve en önemli adımı cihat için gerekli hazırlığın yapılmasıdır. Gerek iman gekerek nefsi gerekse mali yönde olsun…

وَاَعِدُّوا لَهُمْ مَا اسْتَطَعْتُمْ مِنْ قُوَّةٍ وَمِنْ رِبَاطِ الْخَيْلِ تُرْهِبُونَ بِه۪ عَدُوَّ اللّٰهِ وَعَدُوَّكُمْ وَاٰخَر۪ينَ مِنْ دُونِهِمْۚ لَا تَعْلَمُونَهُمْۚ اَللّٰهُ يَعْلَمُهُمْۜ

Onlara karşı gücünüz yettiği kadar kuvvet ve (cihad için tahsis edilmiş) besili atlar hazırlayın. Onunla Allah düşmanlarını, kendi düşmanlarınızı ve sizin bilmediğiniz Allah’ın bildiği (gizli düşmanlarınızı) korkutursunuz. (Enfâl, 60)

2- Barış yapma imkanı varsa savaş olmamalı barış yapılmalıdır.

اِنْ جَنَحُوا لِلسَّلْمِ فَاجْنَحْ لَهَا وَتَوَكَّلْ عَلَى اللّٰهِۜ اِنَّهُ هُوَ السَّم۪يعُ الْعَل۪يمُ

Şayet barışa yanaşırlarsa, sen de yanaş ve Allah’a tevekkül et. Şüphesiz ki O, (işiten ve dualara icabet eden) Es-Semi’, (her şeyi bilen) El-Alîm’dir. (Enfâl, 61)

3- Dünyevi arzulardan şehvetten ve nefsi ıslah etmek şartı.

Efendimiz Aleyhisselam; Kim Allah'ın kelimesinin yücelmesi için savaşırsa onun savaşı Allah yolundadır.

Nefisle Cihadın Mertebeleri

1- Tevhidi öğrenmek

2- Tevhid ile amel etmek

3- Iyiliği emretmek kötülüğü yasaklamak

4- Zorluk ve sıkıntılara karşı sabretmek/katlanabilmek

Selef alimlerimiz bu dört mertebeyi tamamen bilen ve onunla amel eden kimselere rabbaniler adını vermiştir.

Mücahid Allah'a itaat yolunda nefsiyle cihad edendir. Muhacir ise Allah'ın nehyettiğini terk edendir. (Ahmet Bin hanbel İbni mace)

Cihadı Terk Etmenin Zararları

1- Kafirlerin yeryüzünde egemen olmasi.

2- İnsanlarin şirke ve küfre düşmesi.

3- Adaletsizlik ve zulüm yaygınlaşması

4- Maddi bela ve musibetlerin olmasına sebep olması

 

Gürsel Gürbüz

 

BİR CEVAP YAZ

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Doldurulması zorunlu alanlar işaretlendi *